Kayıtlar

ÖZAK DİRENİŞÇİSİ FUNDA BAKIŞ: KADINLAR OLARAK KARŞIMIZDAKİ ENGELLERİ CESARETİMİZLE, BİRLİKTELİĞİMİZLE AŞACAĞIZ

Resim
1 Mayıs'ı geride bırakırken geçtiğimiz aylarda gündeme gelen Özak Tekstil'de sendikalaşan bir işçinin işten çıkarılmasının ardından başlayan direnişin simgesi haline gelen kadın işçilerden Funda Bakış ile konuştuk. 1 Mayıs'ı, talepleri, kadın bir işçi olmayı değerlendirdik. 1)  1 Mayıs'ı geçirdik ancak 1 Mayıs'ın sizin için ne ifade ettiğini sormak istiyoruz ilk olarak. İşçilerin günü olan 1 Mayıs'ta alanlar gerçekten onların talepleriyle dolup taşabildi mi? 1 Mayıs'ta hangi taleple alanlardaydınız, nasıldı sizin için 1 Mayıs?  1 Mayıs işçilerin emekçilerin bayramı ben ilk defa 1 mayısta alandaydım. Heyecanlı ve mutluydum böylesine güzel bir günün çalışarak geçirmediğim için, etkinlikle alanlarda işçilerin emekçilerin sesi olmak gurur verici bir durum. Ben taleplerimizin yeterince dile getirmediklerini düşünüyorum; işçilerin verdikleri mücadeleleri baskılarla, göz altılarla hak taleplerinden yıldırmaya çalıştıkları için işçi, emekçi kardeşlerimin üzerinde bi

1 MAYIS'A GİDERKEN KADIN İŞÇİLERLE KONUŞTUK: ODTÜ YURTLARINDA ÇAIŞAN TEMİZLİK İŞÇİSİ

 ODTÜ YURTLARINDA ÇALIŞAN TEMİZLİK  İŞÇİSİYLE KONUŞTUK 1) Çalışma hayatına nasıl başladınız? Ekonomik özgürlüğümü ele almak istiyordum aynı zamanda  kızımın geleceği için kendi paramı kazanmak istememle başladı. 2)1 mayıs sizin için ne ifade ediyor? 1 mayıs sözde işçi bayramı fakat işçi pozisyonunda çalışan bir bayan olarak her işçi bayramında  çalışmak zorundayım ama yine de işçilerin bir gün de hatırlanması sesimizin duyurulması beni mutlu ediyor 3)Çalışma koşullarınız nasıl? Sabah 8.00 akşam 16.00 yoğun ve yorucu bir bayana göre ağır yük taşıma işleri de yapıyorum ağır kimyasallara maruz kalıyorum. Haftada bir gün iznim oluyor, ya cumartesi ya da pazar mutlaka çalışıyorum. Aynı zamanda resmi tatillerde de kesinlikle 1 ya da 2 nöbetim var. Ailemle yıllardır bayramı geçiremedim. Anlayacağın çok zor ve yorucu bir çalışma hayatım var. 4)Kadın olmaktan kaynaklı çalışma hayatınızda yaşadığınız zorluklar neler? Hem iş hem ev hem de çocuğumun sorumluluğu hepsini birlikte yürütmek zorundayım

1 MAYIS'A GİDERKEN KADIN İŞÇİLERLE KONUŞTUK:AKAR TEKSTİL İŞÇİSİ

 AKAR TEKSTİL İŞÇİSİ İLE KONUŞTUK 1)Akar tekstilde ilan edilen konkordato ve sendika başkanının vurulması süreçleriyle beraber önceki ayın maaşını alamadığınız ve çoğu işçinin uzun bir süre işsiz kaldığı bir gerçeklikle karşı karşıya kalmıştınız. Siz bu süreçte ne yaşadınız, ve talepleriniz neler? -Akar tekstilin son iki yılı zaten hep çalkantılıydı ve hep sendika temsilcilerine baskısı ve hakareti söz konusuydu, konkordatonun aniden ilanıyla hatta biz çalışırken aniden makinelerin hiçbir açıklama yapılmadan kaldırılması ile herkes panik olmaya başladı. O iki aylık süreçte maaşımız yatmadı ve Hayrettin Akarın kardeşi Onur Akar sendika başkanına  pusu kurarak vurdu. 2)1 Mayıs'a giderken siz bir tekstil işçisi olarak neler yaşıyorsunuz ve neleri talep ediyorsunuz? -1 Mayıs'a giderken bugünün temsili ve önemi açısından bütün işçilerin katılmasını talep ediyoruz ve özellikle kadın işçiler hem evde hem dışarıda çalışarak baskı üstüne baskı görüyorlar. Daha ön saflarda yer alarak bu

1 MAYIS'A GİDERKEN KADIN İŞÇİLERLE KONUŞTUK:AGROBAY DİRENİŞÇİSİ AYTEN YAVUZ

 AGROBAY DİRENİŞÇİSİ AYTEN YAVUZ İLE KONUŞTUK Ayten Yavuz: -Öncellikle ODTÜ'de direnen tüm kardeşlerime selamlarımı iletiyorum, direnişlerinizi her zaman destekliyoruz. 1)Ayten abla sendikalı olmanız gerekçesiyle işinizden oldunuz ve ardından sizler için zorlu bir süreç başladı.1 Mayıs'a giderken direnişinize dair neler söylemek istersin? -Ağır iş koşulları yüzünden sendikaya üye olduk ve tazminatsız bir şekilde işten çıkarttılar. Agrobay'ın önüne gidip hakkımızı almak için direnmeye başladık. Defalarca jandarmanın şiddetine maruz kaldık ve göz altına alındık ve pes etmedik. 2)Direnişle beraber 25 Kasım'da ve 8 Mart'ta sizleri tüm iradenizle, direncinizle alanlarda görmüştük ve çok değerli açıklamalarınız olmuştu. Şimdi 1Mayıs'a gidiyoruz sizler aylardır gasp edilen haklarınız için mücadele ediyorsunuz. Bu 1 Mayıs sizin için ne ifade ediyor? -25 Kasım ve 8 Mart'a katılarak sesimizi bütün Türkiye'ye duyurmaya çalıştık. Bakırçay havzasında, Bergama'nın

Kadının Soyadı Mücadelesi

Resim
Kad ının S oyadı M ücadelesi   Leyla Çelik Geçtiğimiz günlerde Anayasa Mahkemesi (AYM), Türk Medeni Kanunu'nda yer alan ve ortak taleplerimizden biri olan ve uzun süredir uğruna mücadeleler verdiğimiz kadının soyadı olarak yalnızca evlenmeden önceki soyadını kullanmasını engelleyen hükmü iptal etti. Şuan Türkiye’de olduğu gibi bir çok ülkede kadın soyadı kuralının ortadan kalkması kadın haraketinin bir kazanımı olarak değerlendirebiliriz. .   Toplumda eşitsizliğe neden olan tüm diğer konular gibi soyadı meselesi de kişisel değil toplumsal bir meseledir. Temele indiğimiz de soyadı ataerkil, özel mülkiyetin hakim olduğu toplumsal yapının bir ürünü diye tanımlanabilir ve dolayısıyla da kadının evlendikten sonra eşinin soy ismine geçmesi bu düzenin kendini sürdürmesi için gereken faktörlerdendir. Ataerkil karakterli bu sistemde erkek ailedeki mülkün sahibi, kadın ise bu mülkün bir parçası olarak karşımıza çıkmaktadır. Soyadı kanunu ilk 1934’de yürürlüğe girdiğinde ailenin en büyük er

DEPREMZEDE KADINLAR YALNIZ DEĞİLDİR!

Resim
  ***Bundan tam 1 yıl önce gerçekleşen deprem sonrası kaleme aldığımız bu yazıyı depremden tam 1 yıl sonra yayınlıyoruz. Görüyoruz ki; 1 yıl boyunca değişen tek şey tarih olmuş. Deprem bölgesinde bir iyileşme söz konusu değil, aksine çeşitli projeler sunan iktidar, depremin yarattığı yıkımı gölgelemeye çalışıyor. Ancak depremzede kadınların hala geçerli olan bu taleplerini bulduğumuz her fırsatta dile getirmeye devam edeceğiz. 6 Şubat’ta gerçekleşen deprem denetimsizlik ve tedbirsizliklerle beraber büyük bir yıkıma yol açtı. Tüm bölge halkını derinden yaralayan bu depremin kadınlar üzerindeki etkileri çok daha yıkıcı oluyor. Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları Topluluğundan Hatay Defne’ye depremin ardından giden arkadaşlarımız, deprem bölgesinde olan depremzede kadınlar ile konuştu. Hatay’ın Defne ilçesinde depremzede kadınlar hijyen sorunuyla karşı karşıya kalıyor. Depremin 5. gününde kadınlar depremden sonra iç çamaşırlarını değiştiremediğini söylüyor. Ancak buna rağmen birçok ihtiyaç l

ANNE'LERİN İSİMLERİ DEĞİŞSE DE KADINLARIN DENEYİMLERİ DE MÜCADELESİ DE ORTAK: HAPPENING

Resim
Hayat DOĞAN   Kürtaj Annie Earnaux’nün Olay adlı otobiyografik romanın’dan Audrey Dıwan tarafından 2021’de uyarlandı. Yönetmenin kendi kürtaj deneyimi sonrası deneyimine dair okuma yapmak istemesi ve daha sonra Annie Ernaux’nün kitabını okumasıyla uyarlama fikri gelişmiş. Kürtaj 78.Venedik Film Festivalinde Altın Aslanı almıştı yönetmen konuşmasında ‘‘Bu filmi öfkeyle,tutkuyla çektim hem kalbimi hem beynimi verdim. Bu filmin bir deneyim olmasını istiyorum, izleyicinin kendisini bu genç kadının yerindeymiş gibi hissetmesini istiyorum.’’demişti. (Audrey Dıwan Altın Aslanı alırken)   Film kürtajın yasaklı hatta suç olduğu 1960’ların Fransası’nda genç bir kadının deneyimini yönetmenin de dediği gibi bizlere de yaşatıyor. Anne’i neredeyse tüm film boyunca sırtından takip ediyoruz. Yönetmenin de dediği gibi seyirci Anne’in deneyiminin bir parçası haline geliyor hatta bu deneyim bazı seyircileri bayıltıyor bile. Anne’i canlandıran Anamaria Vartolemei kamerayla fazlaca yakınken bizi paramparça